| Adana'da Hukuksuz Dernek Baskınları Ve Gözaltılar
Adana'da 15 Temmuz günü sabahın erken saatlerinde saat 6.00'da Reşatbey mahallesinde bulunan Adana Temel Haklar ve Özgürlükler Derneği, Terörle mücadele Şubesine bağlı polislerce uzun namlulu silahlar ve çelik yeleklerle derneğin kapısı çilingir tarzıyla, hırsızlar gibi açılarak "kaçak terörist, bomba ve silah bulunduğu ihbarı" gerekçesiyle basıldı.

Baskın esnasında dernekte misafir olarak bulunan dernek üyeleri Karip Polat, Recep Gedik ve Akil Nergüz zorla yerlere yatırılarak ve sürüklenerek bulundukları odadan salona götürüldüler. Bu esnada eli silahlı polislerce de saldırıya uğrayan dernek üyeleri bu yasadışı baskını sloganlarla protesto etti. Avukatlarının ve dernek başkanlarının gelmesini istemelerine aynı hukuksuzlukla yaklaşılırken, 2 saat süren arama sonunda 12 adet yürüyüş dergisine, Halk Sınıfı kitabına, hapishanelerden gönderilen boncuk ve el işlemesi Mahir çayan ve Che Guevara portrelerine, şehit resimlerine el konuldu.
Arama sonunda 3 dernek üyesini gözaltına almak istenmesi üzerine dernek üyeleri sloganlarla direndi. Zorla Emniyet Müdürlüğüne Götürülen dernek üyeleri "Komploları Boşa Çıkaracağız, İnsanlık Onuru İşkenceyi Yenecek, Baskılar Bizi Yıldıramaz" sloganlarını attı. Apartman sakinlerine ve esnaflara polisin yasadışılığını anlattılar.
Adana Temel Haklar basıldıktan sonra 8.30 sularında bu sefer Şakirpaşa Temel Haklar Basıldı. Ardından öğle saatlerinde kimsenin bulunmadığı bir saatte Adana Gençlik Derneği basıldı, eşyaları dağıtıldı. Şakirpaşa Temel Haklar'dan ve Gençlik Derneği'nden bir şey alınmazken, polis kurmak istediği komplonun altında kaldı.
Gözaltına alınanlar "Yasadışı Örgüt propagandası ve Memura mukavemet" gerekçesiyle 14.00 sularında savcılığa çıkarıldı.
Adliyeye getirilirken "Komploları Boşa çıkaracağız" sloganları atan dernek üyeleri savcılıktaki ifadelerinden sonra saat 16.00 civarında serbest bırakıldı.

Adana Polisinin Silahlı Baskınları, Hukuksuzlukları Protesto Edildi

Uzun namlulu silahlarla yapılan bu polis baskınları Adana Temel Haklar tarafından protesto edildi ve suç duyurusunda bulunuldu.
16 Temmuz günü Adana Adliyesi arka girişi önünde saat 13.30'da yapılan açıklamada, "Türkiye'de Adalet Nasıl İşliyor? Adalet İstiyoruz!-Adana Temel Haklar ve Özgürlükler Derneği" pankartı açılarak, "Komploları Boşa çıkaracağız, Polis uzun Namlulu Silahlarla Dernek Basıyor Gözaltılar Yapıyor, Polis Terörüne Son, Baskılar Bizi Yıldıramaz" dövizleri taşındı. Adana Temel Haklar Başkanı Şemsettin Kalkan'ın okuduğu açıklamada son zamanlarda polis terörünün arttığı ve uzun namlulu silahlarla dernek basacak kadar pervasızlaştığına değinilerek, yaşanan keyfilikler anlatıldı ve bunlara karşı mücadele çağrısı yapıldı.
Yapılan açıklama sonunda gözaltına alınan Akil Nergüz, Recep Gedik ve Karip Polat sırayla söz alarak yaşadıklarını anlattı.
DHP, Mücadele Birliği temsilcilerinin destek verdiği eylem "Komploları boşa çıkaracağız, Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz" sloganlarıyla sona erdi.
Eylem sonunda Adana Temel Haklar adına Dernek Başkanı Şemsettin Kalkan suç duyurusunda bulundu. Açıklamadan sonra da Apartman sakinlerine ve çevredeki esnafa yapılan açıklama dağıtılarak polisin amacının gerçek yüzü anlatıldı.

Eylemde okunan açıklamada şunlar denildi;

"Basına ve Halkımıza;

TÜRKİYE'DE ADALET NASIL İŞLİYOR?
POLİS UZUN NAMLULU SİLAHLARLA DERNEK BASIYOR! KEYFİ GÖZALTILAR YAPIYOR!

Bir süredir basın ve TV'lerden paÅŸaların, köşe yazarlarının gözaltı ve tutuklama operasyonları anlatılmakta, parti kapatmanın ne kadar demokrasi karşıtı olduÄŸu söylenmekte… Ergenekoncular da, Amerikancı İslamcılar da ülkeyi kurtarma yarışı içerisine girmiÅŸler gibi gösterilmektedir. Oysa her iki tarafta yıllardır Amerikanın en sadık iÅŸbirlikçileridirler.
İşbirlikçilerin iktidar kavgasında gözaltına alınanlardan sonra sanki bu ülkede insanlar ilk kez ev baskınları ile gözaltına alınıyormuş gibi şaşırdılar, hayret ettiler.
Biz şaşırmadık, hayret etmedik. Çünkü bu ülkede yıllardır insanlar evlerinde, sokaklarda güpegündüz katledildiler, yerlerinden yurtlarından edildiler. Sadece 12 Eylül'de binlerce insan günlerce işkencelerden geçirildi. Ülke hapishaneye çevirtildi.
Son aylarda kırmızı tişört giydiği için, sol yumruğunu kaldırdığı için, 8 Mart ve 1 Mayıs'a katıldığı için, mezar ziyareti yaptığı için, basın açıklamasına katıldığı için onlarca insan polisin "şafak baskınları" ile gözaltına alındı, tutuklandı.
Bunun son örneğini de 15 Temmuz 2008 sabahı Adana'da yaşadık. İnönü Parkı yanındaki Özelsancak apartmanında bulunan derneğimiz ADANA TEMEL HAKLAR VE ÖZGÜRLÜKLER DERNEĞİ, saat 06.00'da Adana Emniyetine bağlı Terörle Mücadele Şubesi polisleri tarafından, uzun namlulu silahlarla basılmıştır. "Kaçak terörist, bomba ve silah bulunduğu ihbarı" gerekçesiyle derneğimizin kapısı kırılmış, derneğimizde misafir olarak bulunan üç üyemiz zorla yere yatırılmış, üzerlerine silah doğrultulmuş, yerlerde sürüklenmişlerdir. Dernek üyelerimizin avukat ve dernek başkanının gelmesini istemeleri de kabul edilmemiştir. Derneğimiz 2 saat boyunca hukuksuz bir şekilde aranmış, derneğin eşyaları talan edilmiş ve sonuç itibariyle polisin aradığı ne "kaçak terörist ne de silah" bulunmuştur. Çünkü her ikisinin de derneğimizde olmayacağını Adana Emniyet Müdürlüğü de baskını yapan polisler de çok iyi bilmektedirler. Aradıklarını bulamayan polis, dernekte bulunan ve her yerden temin edilebilecek Mahir Çayan ve Che Guevara portelerine, yine gazete bayilerinde de satılan haftalık yayın organı Yürüyüş dergisinin 12 âdetine el koymuştur. Komplonun tutması için de dernekte misafir bulunan üç üyemiz yine aynı keyfiyetle yerlerde sürüklenerek gözaltına alınmışlardır.
Aynı saatlerde ŞAKİRPAŞA TEMEL HAKLAR VE ÖZGÜRLÜKLER DERNEĞİ de basılmıştır. Devamında dernekte kimse bulunmamasına rağmen ADANA GENÇLİK DERNEĞİ'de kapısı kırılarak içeri girilmiş ve dernek Adana polisi tarafından talan edilmiştir.
Gözaltına alınan 3 dernek üyemiz aynı gün çıkarıldıkları savcılık tarafından serbest bırakılmışlardır.
Adana Emniyet Müdürlüğü ve Terörle Mücadele Şubesinde görevli polisler yapmak istedikleri komployu "şimdilik" başaramamışlardır. Çünkü Adana Emniyeti de, Adana kamuoyu da çok iyi biliyor ki, Adana Temel Haklar ve Özgürlükler Derneği bağımsızlık ve demokrasi mücadelesi veren bir kurumdur, 5 yıldır Adana'da faaliyet yürütmektedir.
Bizler derneğimize yapılan bu keyfi baskını protesto ediyor ve sorumluların cezalandırılmasını istiyoruz. Bundan sonra da derneğimize yönelik yapılabilecek baskı ve komplolara karşı herkesi duyarlı olmaya çağırıyoruz.

BASKILAR BİZİ YILDIRAMAZ
KEYFİ BASKINLARA SON
KOMPLOLARI BOŞA ÇIKARACAĞIZ

ADANA TEMEL HAKLAR VE ÖZGÜRLÜKLER DERNEĞİ"
2008.07.21
Bu yazı 2743 kez okundu
Geri Dön